Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Alagöz’ün Hatay’da verilen maden ruhsatına ilişkin basın açıklaması aşağıdaki gibidir.
Prof. Dr. Mehmet Alagöz: Hatay’da Rezerv Alan uygulaması sonrası şimdi maden ruhsatları ile vatandaşların özel mülklerine el konulmaktadır.
6 Şubat depremiyle on binlerce canını, mülkünü ve hayata dair umutlarını kaybeden Hatay’da deprem sonrası Hükümetin uygulamaya koyduğu düzenlemeler ile yok oluşlar devam ediyor. Daha depremin acılarını dahi tam olarak saramayan Hataylılar, Hükümetin garabet “Rezerv Alan” uygulaması ile depremin yıkamadığı mülklerine el konuldu.
Bu Rezerv Alanlar, beton ekonomisinin mimarları olan şirketlere teslim edildi. Bu yerlerdeki depremden kurtulan binalar, zeytinlikler, meyve bahçeleri, Rezerv Alan uygulaması ile Hükümetin elinden kurtulamadı.
Hatay’da Rezerv Alan uygulamasından sonra ikinci garabet uygulama ise Yayladağı Belediyesi sınırları içerisinde kalan Hisarcık, Kulaç ve Kışlak Mahallelerini içine alan 873.000 m2’lik bir alanının kanuni prosedürleri tamamlamadan verilen maden ruhsatı olmuştur.
Kanuni prosedürleri tamamlanmadan yani “İmar alanları içinde kalan madencilik faaliyetleri, ilgili yerel merciden izin alınarak yapılır” şartı olmasına rağmen belediyeden izin alınmadan, maden sahası içerisindeki tarihi ve kültürel yapı ve kalıntı varlığından dolayı Hatay Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğünden izin alınmadan, 3573 Kanunun 20. maddesinde “Zeytinlik sahaları içinde toz ve duman çıkaran tesis yapılamaz ve işletilemez” derken ve ÇED raporu alınmadan maden ruhsatının verilmesi yeni bir mağduriyetin oluşmasına neden olmuştur.
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğünün, belgelerin hiçbirini tamamlamayan şirkete bu alanda maden ruhsatı vermesi, bu alan içerisinde 100’e yakın özel şahsa ait mülkiyete açıkça el konulmasından başka bir şey değildir. Bakanlığın bir an önce yaşanan mağduriyeti sonlandırarak, vatandaşlarının özel mülklerini koruma altına alması gerekmektedir.