Ekonomistler TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerinden sonra Merkez Bankası’nın faiz indirimine ilişkin kritik açıklamalarda bulundu. Filiz Eryılmaz, İris Cibre, Alaattin Aktaş, Emre Alkin, Şenol Babuşcu ve Barış Esen’in faize dair kritik mesajları…
Ekonomistler Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı eylül ayı enflasyonunu değerlendirdi. Ekonomistlerin ortak paydaşı Merkez Bankası’nın faiz indirimi takviminin tehlikeye düştüğü yönünde oldu.
ERYILMAZ: MERKEZ BANKASI PAS GEÇEBİLİR HATTA ARTIRABİLİR
Ekonomist Filiz Eryılmaz, TÜİK, İTO VE ENAG’ın açıkladığı enflasyon verilerine ilişkin SÖZCÜ TV Para Politika programında TÜİK verileri açıklanmadan önce önemli açıklamalarda bulunmuştu. Eryılmaz, enflasyon verilerinin açıklanmasından önce Merkez Bankası’nın faiz indirimine devam edemeyeceğine dikkat çekmişti. TÜİK’in açıkladığı enflasyon verileri ise beklentilerin oldukça üzerinde geldi.
TÜİK’in açıkladığı enflasyon eylülde aylık bazda yüze 3,23, yıllık 33,29 olarak kaydedildi.
ALB Yatırım Başekonomisti Filiz Eryılmaz, şu ifadelere yer verdi:
Aylık bazda 2,47 olması, yıllık 32,60 olarak açıklanmasını bekliyorum. Piyasanın beklentisi de 2,6 olarak açıklanması bekleniyor. Piyasada telaş arttı. İstanbul enflasyonu yüzde 3,60’a yaklaştı. Teorik olarak TÜİK ile İstanbul enflasyonu arasında korelasyonun düzelmesi bekleniyor. Kritik bir enflasyon verisi çünkü 2,9 üstü gelirse bu kez uzun zaman sonra ilk kez yıllık enflasyon yukarı çıkacak.
MERKEZ BANKASI FAİZ İNDİRİMİNE ARA MI VERECEK?
Dezenflasyon süreci sekteye uğrayacak. TCMB Başkanı Fatih Karahan, New York’ta yatırımcılarla buluştuğunda şahin konuştu. Bu durumda faiz indirim umutları azalabilir. 23 Ekim’de faiz kararı var. Merkez Bankası pas geçebilir hatta faiz artırabilir. Eğitim harcamaları dikkat çekebilir. Çünkü İstanbul enflasyonun eğitim harcamalarında yüzde 24′ün üzerinde artış var.
Hanehalkı ile TÜİK arasındaki farkın en büyük nedeni, TÜİK’e olan güvenin olmamasından kaynaklı.
Hizmet enflasyonu her zaman yüksek geliyor. Türkiye hizmet enflasyonu fazla olduğu ülke olduğu için TÜİK’in sepetinde hizmet enflasyonunu ağlaştırmalı.
ASGARİ ÜCRET İLE AÇLIK SINIRI ARASINDAKİ MAKAS AÇILDI
Enflasyonun nedenleri göre uygulanan politikalarla gelirler politikası uyuşmalı. Eryılmaz, maliye politikasının devreye alınamadığını belirterek gelirler politikasının toplumsal barışı, huzuru ve adaleti bozmadan yapılması gerektiğini vurguladı.
Enflasyonla mücadele gerçek anlamda işlerin daha da sıkı tutulmaya devam ettiği bir yıl olacak. Bu yıl çok kıymetli bir yıl olacak ekonomi yönetimi için. Var gücüyle gelirler politikası üzerinden de geçen sene olduğu gibi mücadele devam edecek.
TÜİK’in Eylül 2025 verilerine göre aylık enflasyon %3,23, yıllık enflasyon ise %33,29 seviyesinde gerçekleşti. Açıklamanın ardından önde gelen ekonomistlerden peş peşe yorumlar geldi. Analistler, ortak görüş olarak dezenflasyon sürecinin durduğunu ve Merkez Bankası’nın faiz indirim politikasının artık devam ettirilemeyeceğini vurguladı.
EKONOMİST İRİS CİBRE: MERKEZ BU ENFLASYONLA FAİZ İNDİREMEZ
Finansal Piyasalar Uzmanı Ekonomist İris Cibre, Merkez Bankası’nın artık faiz indirimine gidemeyeceğine dikkat çekti.
“Aylık %3,23
Yıllık %33,29
Merkez bu enflasyonla faiz indiremez. Üzgünüm.”
AKTAŞ: EYLÜL ENFLASYONU 3’E SIĞMADI
Ekonomi yazarı Alaattin Aktaş, dezenflasyon sürecinin artık sona erdiğine dikkat çekerek, yıl sonu enflasyon hedefinin Eylül ayında aşıldığını belirtti.
“…Ve eylül enflasyonu 3’e sığmadı! TÜİK’e göre eylül enflasyonu yüzde 3,23 oldu. Ağustos sonunda yüzde 32,95’e gerileyen yıllık artış eylül sonunda yüzde 33,29’a çıktı. Bu dezenflasyon sürecinin kesintiye uğraması demek. Dokuz aylık artış yüzde 25,43. Merkez Bankası yüzde 24’lük yıl sonu hedefini şimdiden “yakalamış” oldu.
BABUŞCU: ENAG VE TÜİK ARASINDA İKİ KAT FARK VAR
Prof. Dr. Şenol Babuşcu, enflasyon verilerindeki farklara dikkat çekti. ENAG’ın açıkladığı %63,23’lük oran ile TÜİK’in %33,29’luk resmi verisi arasında neredeyse iki katlık bir fark bulunduğunu belirtti. Ayrıca yılın ilk 9 ayındaki kümülatif farkın %18,75 civarında olduğunu ifade etti.
ALKİN: MERKEZ BANKASI İDDİACI
Prof. Dr. Emre Alkin, Merkez Bankası’nın kendi kontrolü dışında kalan alanlarda kesin ifadelerle politika belirlemesini güçlü bir şekilde eleştirdi.
“Merkez Bankası yönetimlerinin kontrolünde olmayan meselelerle ilgili kesin görüş belirtmesi ‘iddialı’ olmak değil, ‘iddiacı’ olmaktır.
Gerçeklerle değil, modellerle yaşamaya devam etsinler.”
BARIŞ ESEN: VATANDAŞI ETKİLEYEN TARAFA
Ekonomist Dr. Barış Esen, resmi enflasyon oranı olan %33,29’un ötesinde, halkın günlük yaşamını doğrudan etkileyen fiyat kalemlerine dikkat çekti.
“Manşeti kenara koyalım, vatandaşı asıl etkileyen taraf:
Eğitim: %66
Konut: %51
Gıda: %36”