BRUNO; inancı uğruna savaşan, af dilemeyen ve ölüme kahramanca giden bilim insanı.
GALİLEO; ölüm korkusu sebebiyle düşüncelerinden vazgeçip, kiliseden af dileyen bilim insanı.
GALİLEO; modern fiziğin babası. Fizik, astronomi ve astroloji alanında da bir çok çalışma yaptı. Üç kuyruklu yıldızın keşfedilmesi, güneş merkezli astronomi fiziği üzerine yaptığı çalışmaları, kiliseye ters düşünce çeşitli baskılara uğramış, dışlanmıştır.
GALİLEO; 1632‘de yazdığı “İki Kainat Sistemi Üzerine Konuşmalar” adlı kitabı ve fikirleri ile suçlanmış, Engizisyon Mahkemesine çıkarılarak idam cezasına çarptırılmış, kiliseye ters düşen bilimsel fikirlerinden vazgeçtiğini söyleyerek idam cezası ev hapsine çevrilmiştir.
GALİLEO; 1632 tarihinde mahkeme boyunca 3 odalı bir evde ağırlanmış ve kendisine bir de hizmetçi tahsis edilmişti.
BRUNO; İtalyan filozof, rahip, gökbilimci ve Rönesans felsefesini biçimlendiren filozofların en önemlilerinden biridir ve şairdir. Evrenin sonsuz olduğunu, evrenin birliği ilkesini de benimser ve bu evrende dünyadan başka birçok gezegenin bulunduğunu ortaya koymuştur. 1576 yılında Roma’da daha 28 yaşında iken sapkınlık, dinsizlik suçlarından dolayı hakkında dava açıldı. Dinsizlik ile suçlandığı için hiçbir yerde kalıcı olarak yaşayamadı, sürekli gezdi, düşüncelerinde ısrar etti. Engizisyon baskısından kurtulmak için Roma’ya ardından Kuzey İtalya’ya kaçtı ve sürekli yer değiştirmek zorunda kaldı.
Görüşleri, Roma Katolik Kilisesi ile ters düştüğü için Engizisyon Mahkemesinde yargılanıp din sapkını ilan edilmiştir. 8 yıl süren hapis hayatı ve işkenceler onu düşüncelerinden geri döndürmedi. Ona, iddialarını reddetmesi ve suçlarını kabul etmesi durumunda Kilise tarafından affedileceği söylense de Bruno, Galileo’nun aksine düşüncelerinden vazgeçmektense ölmeyi tercih etmiştir. Mahkeme salonunu terk ederken ‘’Siz ve ben, tersini söylesek de o dünya yine hareket ediyor.’’ sözü ile tarihe geçmiştir.
Engizisyon Mahkemesi tarafından yapılan büyük işkencelerden sonra 1600 tarihinde Roma’da Çiçek Tarlası Meydanı’nda kazığa bağlandı önce dilini kestiler Bruno’nun bir daha konuşmasın, insanların zihnini zehirlemesin diye, sonra da odunları dizdiler etrafına ve de diri diri yaktılar!!!
BRUNO; işkence görmesine karşın, düşüncelerinden, fikirlerinden, inandıklarından zerrece ödün vermedi, karanlığın aydınlığa çıkması için kendini ateşe vermekten çekinmedi.
BRUNO’dan tam 33 yıl sonra aynı fikirleri savunan 69 yaşındaki bilim adamı GALİEO engizisyonda kullanılan aletlere bakıp düşünüp korkmuş ve tüm savunduklarından bir çırpıda vazgeçmiş Katolik Kilisesi’nden af bile dilemiştir…
Kısaca, korkak GALİLEO, kahraman, onurlu BRUNO’nun yerine tarihte ön plana çıkmıştır… Tarihte düşünce özgürlüğü adına önder olan kişilerden birisidir ve diri diri yakılan ama düşüncesinden, ödün vermeyen bir yiğit kişidir BRUNO…
Ya GALİLEO?
Ölüm korkusu onu af dilemeye kadar götürmüştür…
Üstün zekaları, öğrenme ve öğretme arzuları ile felsefe, bilim dünyamıza imza atan bilim insanlarının çoğu, ne yazık ki tarih boyunca işkenceler, zulümler görmüş ve öldürülmüşlerdir. Bu insanlar inançları ve düşünceleri uğruna tarihte yerlerini almışlardır. Bunlardan bazıları şunlardır; Pisagor, Copernicus, Newton, Tesla, Bacon, Socrates, William, Aristoteles, Bruno, Wycliff.
İşte BRUNO’nun meşhur sözleri ;
“Tanrı, iradesini hakim kılmak için yeryüzündeki iyi insanları kullanır; yeryüzündeki kötü insanlar ise kendi iradelerini hakim kılmak için Tanrı’yı kullanırlar.”
”Aydınlık ve karanlık arasındaki, bilim ve cehalet arasındaki savaşa her yerde katıldım. Bundan dolayı her yerde zorlukla karşılaştım ve cehaletin babaları olan resmî akademisyenlerin yanı sıra kalın kafalı çoğunluğun öfkesinde hedef olarak yaşadım.”
İnsanlığın aydınlanmasını için savaşan BRUNO, tarihin her döneminde insanların karanlıkta kalmalarını isteyen resmi tutucu görüşün savunucusu otorite tarafından yok edilmiştir. “Ölümümü bildirirken siz benden daha çok korkuyorsunuz” sözü ile kilise, ona yaptığı haksızlık için kendini hiç bir zaman affettiremeyecektir…
Elinize sağlık.
Selamlar, saygılar…
İdris’ciğim teşekkürler….
İnsanlık tarihi boyunca egemenlerin en büyük korkusudur bilgi.
Yüreğine kalemine sağlık …
Raji Kardeşim…. teşekkürler….
Dünyada bilim böyle insanlar sayesinde ilerliyor.Geçmişten beri din adamları bilimi engellemeye çalıştı fakat yine de bilim galip geldi.Geliyor.
Bilim dışı bir toplum düşünemiyorum… Elbette bilim galip gelecek…
Eline sağlık Tansel çok güzel yazmışsın
Fatih Abim… çok teşekkürler… saygılarımla…
Toplumun gerçekleri öğrenmesi açısından, cesurca yazılmış bir yazı. Eline yüreğine sağlık
Kemal Abi…. teşekkürler….
Yakup Kardeşim…. selam oldun… teşekkürler…
Yüreğine, kalem tutan ellerine sağlık hocam…
Mehmet Bey…. çok teşekkürler..
Bu günlerimizin ışık kaynakları bu insanlar..karanlığa düştüğümüzde, gene o kaynakları arayacağız..bulmak için ise; bilmek gerek..teşekkürler bildir-diğiniz için..bir çoğu yakılarak yok edilse de günümüze ulaşan değerli eserleri de mevcut..
Kaleminize sağlık
Şennur Hanım, çok teşekkürler…