Ders başı yapılırken bir kaç not

Pazartesi ilk ders zili çalacak hayırlısıyla.
Türkiye yüzyılı maarif modeli adı verilen yeni bir müfredatla başlayacak. Bakan beyin beyanatlarına bakılırsa sadeleştirilmiş bir müfredat öngörülüyor. Eğitim sistemi üzerinde en çok oynanan bir mecra oldu. Emekli bir eğitimci olarak meslek hayatımda çok sayıda bakan ve her bakan tarafından bir takım yeni sistem ve uygulamaya şahit oldum. Bu zamana kadar en takdir ettiğim eğitimci kökenli bakan merhum sayın Avni Akyol’dur. Kredili sistemi başarıyla uygulamış ve çalışkan öğrencilerin zaman kaybının önüne geçmişti lakin kimlerin hoşuna gitmediyse,1995 yılında kaldırılıp sınıf geçme sistemi getirildi. Halen de devam etmekte idi. Bu yeni model ne kazandırır ne kaybettirir göreceğiz.

Ancak işin kötü tarafı bizim çocuklarımızın kobay gibi kullanılması hiç akılcı değil. Eskiden yeni bir sisteme geçilmeden önce bir kaç yıl pilot uygulama yapılır sahadan gelen geri bildirimlere göre revize edilirdi. Şimdi hiç bir deneme olmadan direkt tüm Türkiye’de yürürlüğe koymak ne ilmi ne da aklidir.

Eğitimde göze çarpan sorunlara gelince:
1.Okullarda her şeyden önce;öğretmen, öğrenci ve çalışanların can güvenliği güvence altına alınmalı. Kafası bozulanın okul basıp öğretmen ve idareciyi darb etmesi yahut öldürmesi engellenmeli.
2. İkinci olarak ;okula aç susuz gelen öğrencilere mutlaka beslenme desteği verilmeli. Ülkemizin ekonomik şartları dikkate alındığında ailelerin çocuklara yeterli gıda temin edemediği ve dengeli beslenemediği apaçık ortada. Bu sebeple çocuklarımızın biyolojik gelişmeleri yetersiz kalmaktadır.
3.Akran zorbalığının önüne geçilmeli disiplin yönetmeliğine caydırıcı yaptırımlar konulmalıdır.
4. Okul çevreleri zabıta ve emniyet güçlerince sıkı kontrol altına alınıp uyuşturucu ve madde satıcılarına fırsat verilmemelidir.
5. Tasarruf tedbirleri bahane edilerek okulların temizlik ve hijyeni ihmal edilmemeli ,çocuklarımızın sağlığı ile kumar oynanmamalıdır.
6. Her sabah ders başlamadan önce; okul idaresi ve yetkin bir öğretmen tarafından en fazla on dakika adâb-ı muaşeret kuralları ve ahlaki meziyetler anlatılıp özendirilmelidir. Hatta haftanın en hanımefendi veya beyefendi öğrencisi bayrak törenlerinde güzel davranışları sebebiyle takdir edilip ödüllendirilmelidir.
7.idareci, öğretmen ve öğrenciler giyim kuşamları ile fark edilmeli mesleğin saygınlığına zarar verecek pejmürde bir şekilde okula gelinmemelidir.
8.Okul aile birlikleri velileri kayıt vb masraf larla sıkboğaz etmemelidir.

Elbette konu ile ilgili yazacak çok şey var ama uzun yazıp kimseyi bıktırmadan toparlayalım
Okullarımız kendilerine emanet edilen yavrularımıza bu milletin kültür, inanç ve ahlaki değerlerini kazandırmalı. Kendi atalarıyla gurur duyan bir nesil yetiştirmelidir. Çünkü bizim utanılacak bir tarihimiz yok aksine övünülecek şanlı bir mazimiz var.
Başarılı bir eğitim öğretim yılı olması dileğiyle…