Eski Türkiye

Eski Türkiye’de komşu komşuya yardım ederdi.
Şimdi selam bile vermiyor.
Eski Türkiye’de zengin yoksul aynı mahallede yaşardı.
Şimdi zenginler uydu kentlerde yaşıyor.
Eskiden akraba olmasa bile tanıdıklar görürse ne der diye insanlar utanırdı.
Şimdi reklamın kötüsü olmaz deyip ulu orta her haltı işliyor.
Herhangi bir suçlu yakalanınca yüzünü kapatırdı.
Şimdi kameralar önünde tehdit savuruyor.
Eski Türkiye’de komşuda cenaze olursa kırk gün tv açılmaz, müzik dinlenmezdi.
Şimdi kimsenin umurunda bile olmuyor. Güle oynaya cantık ayran yiyip muhabbet ediyorlar.
Hatta cantığın kalitesi cenazeden öne geçiyor.
Eski Türkiye’de bir şehit cenazesi olunca yer gök inletilirdi.
Şimdi sıradanlaştı, herkes işinde gücünde.
Çocuk istismarlığı yapanlar adalatten yırtsa bilr cezaevinde bileti kesilirdi.
Şimdi adliye önünde suçluların tahliyesi için miting yapılır oldu.
Ar namus söz konusu olunca akan sular dururdu.
Şimdi alenen fuhuş yapılır oldu.
Eski Türkiye’de hırsızlar cezalandırılırdı.
Şimdi madalya ve plaket veriliyor.
Eski Türkiye’de her türlü gıdamızı kendimiz üretiyorduk. Kendi kendine yeten ülke idik.
Şimdi hepsini ithal ediyoruz.
Eski Türkiye’de çiftçi hasat yapımca borç öder düğün dernek yapardı. Şimdi Tarlayı satıyor.
Eski Türkiye’de namlular düşmana ateş ederdi.
Şimdi ayağımıza sıkıyoruz.
Eski Türkiye’de istisnai durumlar hariç herkes sınavla devlette iş başı yapardı.
Şimdi mülakat var.
Eski Türkiyede yolu, köprüyü barajı hastaneyi devlet yapardı.
Şimdi beşli müteahhit yapıyor müonurlşteri garantili.
Eski Türkiye’de doktora öğretmene saygı duyulurdu şimdi hastane ve okulu basıp canının istediği gibi dayak atıyorlar.
Eski Türkiye’de elbiseler yamalıydı fakat karakter sağlamdı.
Liste daha uzar gider, ama eski Türkiye’de insanlar belki daha yoksuldu ama onurlu ve mutlu idi.