Siyasi İntikam ve Hukukun Araçsallaştırılması: Özdağ ve İmamoğlu Operasyonu

Türkiye, bir kez daha iktidarın hukuku katlettiği karanlık bir döneme tanıklık ediyor.  Ümit Özdağ ve Ekrem İmamoğlu’na yönelik tutuklama girişimleri, “hukuk” maskesi takmış bir siyasi intikam operasyonundan başka bir şey değildir! Bu ülkede artık suç, muhalif olmak; ceza ise iktidara biat etmemektir.

Hukukun Siyasete Kurban Edilişi:

Milliyetçilik, Türk devletinin kurucu ideolojisidir; ancak bugün “milliyetçilik” adına yapılanlar, aslında hukukun değil, siyasi hesapların gölgesinde kalmaktadır.

            Ümit Özdağ, Türk milliyetçiliğinin yılmaz bir savunucusu olarak mülteci politikalarıyla ilgili eleştirileriyle gündem oluşturmuş bir isimdir. Ekrem İmamoğlu ise yerel yönetimlerde gösterdiği başarıyla halkın teveccühünü kazanmış bir siyasetçidir. Her iki ismin de ortak noktası, iktidarın politikalarını eleştiren güçlü sesler olmalarıdır. Tutuklama girişimleri, “hukuk” kisvesi altında siyasi bir operasyondan başka bir şey değildir.

Milliyetçilik Adına İhanet:

Gerçek milliyetçilik, hukukun üstünlüğünü savunmaktır. Oysa bugün, iktidar yanlıları dahi muhaliflere yönelik bu baskıları görmezden gelerek, milliyetçiliği “kayıtsız şartsız iktidar destekçiliği” olarak yeniden tanımlamaya çalışmaktadır. Bugün Özdağ’ı susturmaya çalışanlar, aslında Türk milliyetçiliğinin sesini kısmak istiyor. İmamoğlu’nu hedef alanlar ise, halkın iradesine meydan okuyor. Bu, sadece bir siyasi hesaplaşma değil, aynı zamanda demokrasiye ve milli iradeye açılan bir savaştır!

Çifte Standart ve Toplumsal Kutuplaşma:

Bir tarafta yolsuzluk iddialarına rağmen korunan isimler, diğer tarafta siyasi görüşleri nedeniyle hedef alınan muhalifler… Bu çifte standart, toplumda derin ayrışmalara yol açmaktadır. Unutulmamalıdır ki, bugün Özdağ ve İmamoğlu için susanlar, yarın kendilerine yönelen keyfi uygulamalara da sessiz kalacaktır.

Sonuç:

Türkiye, siyasi intikam peşinde koşan değil, hukukun üstünlüğünü tesis eden bir ülke olmalıdır. Ümit Özdağ ve Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanma girişimleri, milliyetçilik adına değil, demokrasi ve adalet adına sorgulanmalıdır. Gerçek vatanseverlik, iktidara körü körüne biat etmek değil, haksızlığa karşı durmaktır. Ya hukuku savunacağız, ya da zincirlerimizle yaşamaya razı olacağız!

Tercih sizin!