Demir eksikliği anemisi o kadar sık görülen bir kansızlık türüdür ki, kansızlığı olan bir kişide sanki başka bir ihtimal hiç yokmuş gibi davranılıp hemen demir ilacına başlanması çok sık karşılaşılan hatalardandır. Oysa bu hastaların bir kısmında bazı vitaminlerin eksikliği, kalın bağırsak veya mide kanseri, böbrek yetmezliği, bazı kötü huylu kan hastalıkları veya Akdeniz anemisi (Talasemi) taşıyıcılığı olabilir. Bu makalemde Akdeniz anemisi hakkında kısa bazı bilgiler vermek istiyorum.
Talaseminin Alfa ve Beta olmak üzere iki çeşidi vardır. Türk Hematoloji Derneğinin verilerine göre yurdumuzda Beta Talasemi görülme sıklığı yüzde 2,1 dir. Ege ve Akdeniz kıyılarındaki illerimizde bu oran yüzde 5 ile yüzde 13 arasında değişir. Alfa Talasemi ise çok daha seyrek oranda, yüzde 0,25 sıklıkta görülür.
Talasemi genetik yolla geçer. Kırmızı kan hücrelerindeki hemoglobin isimli proteinin globin kısmında ortaya çıkan bir bozukluğa bağlıdır.
Anne ve babanın her ikisi de normalse çocuklarında taşıyıcılık olmaz.
Anne veya babadan biri hastalığı taşıyorken diğerinde taşıyıcılık yoksa çocuk yüzde 50 ihtimalle normal, yüzde 50 ihtimalle taşıyıcı olur.
Hem anne, hem baba taşıyıcıysa çocukları yüzde 25 ihtimalle normal, yüzde 50 ihtimalle taşıyıcı ve yüzde 25 ihtimalle Talasemi hastası olur.
Akdeniz anemisi taşıyıcılığı bir hastalık değildir.
Halsizlik nedeniyle muayene edilip hafif kansızlık bulunan hastalarda kan tetkikleri demir eksikliği kansızlığına uymuyorsa akla gelmeli ve hemoglobin elektroforezi isimli kan tahlili yapılmalıdır. Talasemi taşıyıcılığı özellikle kadınlarda bazen demir eksikliğiyle birlikte olabilir. Ama çoğu zaman demir eksik değil, fazla bile olabilir. Hal böyle iken bilmeden demir ilacı kullanılırsa karaciğer, pankreas ve kalp gibi organlarda demir birikir. Bu durumda çeşitli ek sorunlar ortaya çıkabilir.
Son yıllarda evlilik öncesi taramaya çok dikkat edildiği için herhangi bir yakınması olmayan kişilerde yapılan testlerde Talasemi taşıyıcılığı belirlenebilmektedir. Hem anneden hem babadan hastalık genini alan çocukların bir kısmının hastalığı kan verilmesini gerektirecek ölçüde ağır seyretmez. Talasemi majör adı da verilen Talasemi hastalığı ise çocukluk çağında başlayan ve hayat boyu kan verilmesini gerektiren bir hastalıktır. Tedavisi çok pahalı ve yaşamı ciddi ölçüde tehdit eden bir hastalık olduğu için toplum eğitimi ve evlilik öncesi tarama testlerinin yapılması çok önemlidir.
Sağlıklı ve hoşça kalın…