Düşmeyen tansiyonun 10 nedeni…

A+
A-

Hipertansiyon tanısı konduğunda başarılı bir sonuç almak için hem yaşam tarzı değişiklikleri yapılmalı, hem de verilen ilaç ya da ilaçlar aksatılmadan kullanılmalı. Genel olarak kan basıncını 140 / 90 mm Hg’.nın altına düşürmek hedeflenmeli.

Hastanın hekimi hasta ile ilgili diğer sağlık şartlarını da dikkate alarak farklı bir hedef belirleyebilir.

Tedaviye yeterli yanıt alınamadığında şu ihtimalleri düşünmek gerekir:

  1. Tansiyon ilacı veya ilaçları düzenli içilmiyor olabilir. Özellikle birden fazla tansiyon ilacı olanlarda bu duruma daha sık rastlanır. Hedeflenen tansiyon değerlerine ulaşamayan hastaların yaklaşık yarısı bu gruba dahildir.
  2. Doktorun yüksek bulduğu tansiyon, holter cihazı ile yapılan takipte ya da ev ortamında yüksek olmayabilir. Buna beyaz önlük hipertansiyonu adı veriyoruz.
  3. Yaşam tarzı değişiklikleri yapılmamış olabilir. Hatalı beslenme, hareketsizlik, alkol ve sigara alışkanlıkları, tuz kısıtlaması yapmamak dirençli bir hipertansiyonun önemli nedenleri arasındadır.
  4. Özellikle ileri yaştaki kişilerin kol atardamarlarında belirgin bir kireçlenme varsa tansiyon daha yüksek ölçülmüş olabilir.
  5. Şişmanlığa bağlı uyku apnesi varsa hipertansiyon tedavisinde hedefe ulaşılması zorlaşır.
  6. Hipertansiyona bağlı organ hasarları başladığında, özellikle kronik böbrek hastalığı başladığında hipertansiyon tedavisine direnç oluşur.
  7. Doğum kontrol ilaçları, soğuk algınlığında kullanılan bazı ilaçlar, kortizon, ağrı kesiciler, kokain, amfetamin ve anabolik maddeler hipertansiyon tedavisinde hedef değerlere ulaşılmasını zorlaştırır.
  8. Şişmanlık, ileri yaş, diyabet, izole sistolik hipertansiyon (büyük tansiyonu yüksek, küçük tansiyonu normal ya da normalden düşük olanlar) gibi durumlarda tansiyon için hedef değerlerin yakalanması daha zordur.
  9. Hastanın hipertansiyonu bir başka hastalığa bağlıdır. Sekonder hipertansiyon adını verilen bu durumun başlıca örnekleri şu hastalıklardır: Primer hiperaldosteronizm, aterosklerotik renovasküler hastalık, feokromositoma, Cushing hastalığı, hiperparatiroidizm, aort koarktasyonu, fibromuskuler displazi.
  10. Tedavi için kullanılan ilaçların dozu yetersiz olabilir, uygun seçim yapılmamış olabilir.

Kalp damar hastalıklarının en önemli risk faktörlerinden olan hipertansiyonun farkında olmak, tedavi ve takibini ciddiye almak yaşamsal öneme sahiptir.

Selam ve saygılarımla.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Clicky