Arkadaş önerisiyle hap içmek

A+
A-

Bazı kilolu kişiler metformin grubu bir ilaç kullanarak kilo verip veremeyeceklerini merak ediyor. Sözlerimin hemen başında belirtmeliyim ki, muayene ve tetkik olmadan arkadaş önerisiyle hiçbir ilaç kullanılmamalıdır.

Karbonhidratlarla vücuda alınan şeker, hücrelerin başlıca enerji kaynağıdır. Bağırsaklardan kana şeker geçtikçe, pankreastan aynı oranda insülin de kana geçer. Şekerin karaciğer, kas ve yağ hücrelerine girebilmesi için hem insüline, hem de hücrelerin zarlarında bulunan insülin alıcılarına ihtiyaç vardır. Sağlıklı yaşam tarzına sahip olan ya da genetik bir yatkınlığı olmayan kişilerde kusursuz işleyen bu sistem sayesinde hem hücreler yeteri kadar şekere kavuşurlar, hem de kandaki şeker düzeyi normal sınırlarda (60 – 100 mg. arasında) tutulabilir.

Beslenme aşırı olduğunda ya da yeterli egzersiz yapılmadığında kana geçen şeker ihtiyaçtan fazla olduğu için insülin üretimi gitgide artar.

İhtiyaç fazlası şeker karaciğer ve iç organların çevresinde yağa dönüştürülür. Bel çevresi genişlemeye başlar. Böylece obezite süreci başlamış olur.

Karaciğerde ve iç organların çevresinde gereğinden fazla toplanan yağ dokusu karaciğer, kas ve yağ hücrelerinde bulunan insülin alıcılarının bozulmasına yol açar. Bu nedenle hücre içine yeterince şeker sokabilmek amacıyla pankreas daha fazla insülin üretmeye başlar.

Hem yaşam tarzı hatasına bağlı olarak kanda ihtiyaçtan fazla şeker olması, hem de hücrelerdeki insülin alıcılarının gitgide bozulması nedeniyle pankreas insülin üretimini artırdıkça artırır. Bu dönem insülin direnci dönemidir.

İnsülin üretimi zamanla o kadar artar ki arada bir, şeker sağlıklı kişilerde olduğundan da fazla hücrelere sokulur, şeker düşmeleri başlar. Özellikle ağır yemeklerden sonra acıkma, ellerde titreme, çarpıntı, baş ağrısı, uyku hali gözlenir. Bu dönemdeki kişiler acıktıkça daha çok yemeye başlayıp özellikle de şekerli besinler tüketmeye eğilimli olurlar. Daha çok yediklerinde pankreas daha çok insülin üretmeye başlar. Bir kısır döngü alır başını gider.

Zamanla pankreas bu tempoya ayak uyduramaz hale gelince kan şekerinde hafifçe yükselmeler başlar. Açlık kan şekerinin 100 mg ile 125 mg arasında olduğu bu dönem gizli şeker dönemidir.

Pankreasın daha da yorulması nedeniyle açlık şeker düzeyi 126 mg veya daha yüksek değerlere ulaştığında artık şeker hastalığı, asıyla sanıyla ortaya çıkmış olur.

Görüldüğü gibi şeker hastalığına uzanan yolculuk yaşam tarzı hatalarıyla başlıyor, obezite, insülin direnci, şeker düşmeleri ve gizli şeker istasyonlarından geçiyor.

Eskiden bir kişiye şeker hastalığı tanısı konduğunda, bu hastalığın en az 5 yıl önce başladığı düşünülürdü. Yakınlarda sonuçlanmış olan bir çalışmaya göre bu süre en az 20 yıldır.

Sözlerimin başında adı geçen metformin grubu ilaç, şeker hastalığının en temel ilaçlarından biridir.

Gizli şeker tanısı konmuş kişilerdeki duruma gelince…

Metformin isimli ilacın gizli şekerde kullanılmasına dair öneriler uzun yıllardan beri yapılmakta olan çalışmalara dayanmaktadır.

Diabetes Prevention Program (Şeker hastalığı önleme programı) adı verilen ve bir çok ülkede yapılan çalışmaların sonucunda anlaşılmıştır ki, gizli şeker tanısı konmuş olan kişiler yaşam stili değişikliği yanı sıra metformin de kullanırlarsa gizli şekerin belirgin şeker hastalığına dönüşmesi en azından geciktirilebilir, hatta bazen tamamen önlenebilir.

Özet olarak belirtmek isterim ki; arkadaş önerisi ile ilaç kullanmak yarar değil zarar verebilir. Metformin, zayıflamak amacıyla kullanılamaz. Gizli şeker tanısı konmuş kişilerin diyet ve egzersiz yaparken ayrıca metformin kullanıp kullanamayacaklarına ise hastayı muayene eden hekim, yapılacak tetkik sonuçlarına göre karar vermelidir.

Sağlıklı ve mutlu kalmanız dileğiyle…

Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.

Clicky